HAYATIN YORGUNLUĞU VE OMUZLARIMIZA YÜKLENMİŞ OLAN YAŞANMIŞLIKLAR

Yaşam Yayın: 22 Kasım 2024 - Cuma - Güncelleme: 22.11.2024 09:32:00
Editör - FİLİZ ÇINAR
Okuma Süresi: 4 dk.
Takip EtGoogle News

Hayatın akışı içinde her birimizin zaman zaman omuzlarına yüklenen yükler vardır ve kendimizi yorgun, bitkin hissederiz. Bu yorgunluk, sadece fiziksel bir durumu ifade etmekle kalmaz, aynı zamanda ruhsal ve zihinsel bir tükenmişliği de içine alır. İnsanlar olarak her birimizin yaşadığı bireysel deneyimler farklıdır. Ancak, modern hayatın getirdiği ortak bazı zorluklar vardır: İş stresi, ekonomik sıkıntılar, ailevi sorumluluklar ve hızlı yaşam temposu bunlardan sadece birkaçıdır. İş hayatında yaşanan uzun çalışma saatleri, sürekli artan hedefler ve beklentiler; zamanla kişinin enerjisini tüketir. Ekonomik zorluklar, geçim derdi ve maddi kaygılar, kişiyi hem bedenen hem de ruhen yıpratır. Aile içindeki sorumluluklar, çocukların bakımı, ebeveynlerin ihtiyaçları derken, birey kendine zaman ayıramaz hale gelir.

Bugün sizlere bu konuda bahsederken değerli bir kardeşimizin makalesini onunda izniyle burada paylaşacağım. Kardeşimizin ismi İclal YILMAZ ve bu kardeşimizle okul döneminde kişisel gelişim ve farkındalık adına beraber çalışıyoruz , geleceğin başarılı kişilerinden olacağına inandığım bir kız evladımız. 14 yaşında olmasına rağmen kendini devamlı geliştirmeye gayret ediyor ve bu yazıyı hazırlamış. Öncelikle YILMAZ ailesine kıymetli bir evlat yetiştirme özverilerinden dolayı teşekkür ederim ve İclal kardeşime de hem bu yazı için hem de kendini geliştirme gayreti adına teşekkür ederim.

Şimdi bu kıymetli evladımızın yazısını beraber okuyalım.Ne dersiniz ?

BEN VE SADECE BEN

“Çok yoruldum ,hayat beni çok yordu” Şu anda bir çok insan bu kelimeyi kullanıyor.Hayat seni neden yordu? Neden biliyormusun ? Aslında hayat seni yormadı sen kendini yordun.Hayata bakış açın seni yordu .çünkü sen hayata karamsar bir şekilde bakıyorsun .Karamsarlık insanı hem fiziksel hemde psikolojik olarak çok yorar. Hayatta en çok kendimizi sevmeliyiz. Biz ise bunun yerine kendimizi yetersiz görüyoruz. Bir insan ne kadar yalnızsa kendi düşünceleri ile baş başa kalır. Bu düşünceler ise genelde olumsuz düşünceler olur. Bir yerden sonra ise İnsan kendine şunu sorar : Beni hiç kimse neden anlamıyor ? Yalnız olmamın sebebi ben miyim ?

Ve kişi bir yerden sonra yalnızlığın kendisine iyi geldiğini düşünmeye başlar ve yalnız kalmayı tercih eder. oysaki bu kendine yaptığı en büyük haksızlıktır.İnsan bir an önce bu olumsuz düşüncelerinden kurtulmalı ve kedisine şunu söylemelidir. Hayır DUR. Bu benim hayatım ve kimseyi ilgilendirmez. Karamsarlıktan kurtulmak için olumsuz düşüncelerimizden arınmalı ve kendimiz sevmeyi öğrenmeliyiz. Ya şu olursa Ya bu yapamazsam düşüncesini bırakmalı ve kafamızdan atmalıyız. Olayların olumlu yönlerini görerek hayatın bir tecrübe olduğunu kabullenmeli bardağın dolu taraflarınında olduğunu bilmeliyiz.

Son olarak ise her olumsuzluğun içinde UMUT’un olduğunu bilmeli bu umudu görmek ,yaşamak için uğraşmalıyız .

İclal YILMAZ

Sonuç olarak, Kardeşimizin de söylediği gibi umut hep vardır, yeterki görmeyi bilelim. Hayatın getirdiği zorluklar ve stres, zaman zaman bizi yıpratsa da bu durumun üstesinden gelmek mümkündür. Kendi ihtiyaçlarımıza önem vermek, sağlığımızı ihmal etmemek ve sevdiklerimizle vakit geçirmek, bu yorgunluğu azaltmada büyük rol oynar. Unutmayalım ki, hayatta en değerli varlığımız kendimiziz ve sağlığımız, her şeyin önünde gelir. Tekrardan Ben ve Sadece ben konulu yazısı için İclal kardeşimize teşekkür ediyorum.

Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.