LiDERLİĞI PERÇİNLEYEN KURULTAY
Gündem
Yayın: 07 Nisan 2025 - Pazartesi - Güncelleme: 07.04.2025 13:20:00
Editör -
FİLİZ ÇINAR
Okuma Süresi: 3 dk.


CHP kumpas oyunlarını bir bir bozarak emin adımlarla ilerliyor. Pazar günü yapılan olağanüstü kurultayda da bunlardan birisi gerçekleştirildi. CHP'yi salonsuz bırakarak, kurultayını yaptırmama oyunu ince bir taktikle bozuldu.
CHP, olağanüstü kurultayından güçlenerek çıktı.
CHP Kurultayından güçlenerek çıkan bir başkası da vardı.
Özgür Özel.
Özgür Özel, bu kurultayda liderliğini perçinledi.
Perçinlemek, güçlendirmek, sağlamlaştırmak anlamına geliyor.
Bu, elbette durup dururken olmadı.
Bilinçli, kararlı ve akıllı izlenen bir yol getirdi, Özgür Özel'i bu noktaya.
Doğrusu, bunu hak etti.
Seçildiği ilk kurultaydan beş ay sonra yapılan seçimlerde partiyi birinci parti haline getirmesi ve oylarına tavan yaptırmasıydı başarının ilk adımı. Ardından, izlenen akıllı politikalar izlenmesi bu başarıyı hızlandırdı.
Partiye kurulmak istenen kumpaslara karşı anında tepki verilmesi ve zamanında önlem alınması da etken oldu.
Partiye kayyım oyunlarının oynandığı sırada, kurultay çıkışı ile de liderliğini ilan etti.
Cesareti, kararlılığı, bilgisi, birikimi ile tam lider olduğunu ortaya koyan Özgür Özel, partinin üzerindeki ölü toprağını da atarak, bunu gösterdi.
Kitleleri harekete geçirmede, yıllardan beri unutulan sahayı anımsamada da güzel bir performans gösterdi.
Otokratik düzene evrilen bir yönetim biçiminde, örgütü ayağa kaldırmak başlı başına bir meseleydi. Bunu, başardı Özgür Özel.
Artık, CHP örgütleri (tamamı olmasa da) devlet dairesi formatında çalışmaktan uzaklaştılar.
Sokağı keşfettiler, çalışmayı hatırladılar.
Örgütü hapsolduğu yerden çıkardı Özgür Özel ve çalışmaya yönlendirdi.
Dünyada örneği olmayan bir uygulama ile cumhurbaşkanı adayını belirleyen, başka partilere mensup yurttaşlardan da adayı için onay alan bir parti görünümünü yaşattı Türkiye'ye...İttifak yapmadan da farklı partileri biraraya getirmenin örneğini verdi.
Şimdi, açtığı imza kampanyası ile bir başka örneği olmayan uygulamayı yaşama sokuyor. Seçim öncesi, seçim yaparak, baskıcı anlayışın gitmesini hızlandıracak oylamayı yapıyor.
CHP'yi yıllardır sütre gerisinde bırakarak savunmacı anlayışa mahkûm edenlere inat, saldırıyor. Gündemi belirmiyor. Yıllarca iktidarın gündeminin peşine takılan partiyi, gündem yaratır hale getiriyor. Toplumsal muhalefeti ayaklandırıyor. Günlerce, yaptığı mitinglerle insanları ve toplumu etkiliyor. İnisiyatifi ele alarak, "ben varım" diyor.
Ergenekon, Kumpas, Balyoz davalarında savcılık yapanı son olaylarda da savcı yerine oturtuyor ve "ben mağdurların avukatıyım" rolünü üstleniyor.
Elbette, CHP'de bunlar yaşanırken, bazılarında da hesap verme korkusu kendisini gösteriyor. Onun içindir koltuğa sıkı sıkıya yapışmaları. Hiçbir iktidarın sonsuz olmadığını unutmuşlar, ebedi olarak kalacaklarını sanma yanılgısına düşenler aydıklarında iş işten geçmiş olacaktır.
Korkusuz, cesaretli bir lider, topluma da korkusuzluğu aşılıyor. Cesaretin bulaşıcı olduğunu kanıtlarca.
Yorumlar (0)