BAŞKAN BALTACI'DAN BİR YILLIK DEĞERLENDİRME


Kastamonu Belediye Başkanı Hasan Baltacı bir yılı değerlendirdi.
Yapılan basın açıklaması şu şekilde;
“VERİLEN EMANETİN DEĞERİNİ BİLİYORUZ
Öncelikle belirtmem gereken bir husus var. 31 Mart 2024’te seçimlerde Kastamonu’yu Kastamonu
Belediyesi’ni yönetme görevini bize veren sevgili Kastamonululara canı gönülden teşekkür ediyorum.
Verdikleri emanetin değerini biliyoruz, onun hakkını vermeye çalışıyoruz. Hiç kimseyi mahcup
etmeden yolumuza devam ederek Kastamonu’nun arzu ettiği, ihtiyaç duyduğu bütün projeleri haata
geçirmek için ben ve çalışma arkadaşlarım gece gündüz çalışıyoruz.
KASTAMONU KALESİ HEPİMİZİN ORTAK DEĞERİDİR
Biz seçimlerde özellikle bir şeyi vurgulamak istemiştik. Dedik ki biz Kastamonu’yu yuvamız olarak
görüyoruz. Kastamonu’yu kalesi olarak gören bir anlayışı reddediyoruz. Burası içerisinde hepimizin
eşit ve adil bir şekilde yaşadığı, hakkaniyetli bir şekilde yaşadığı belediye hizmetlerinden adil bir
şekilde yararlanabileceği sıcacık bir yuva olsun demiştik. Biz hala aynı sözümüzdeyiz ve aynı anlayışla
yola devam ediyoruz. Bu bakımdan özellikle 31 Mart seçimlerinden sonra Yuvamız Kastamonu
anlayışının inşa edilmesinde görev alan arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. 31 Mart 2024 yerel
seçimlerinden sonra sonuçlar açıklandığında bu tarihi kentin, bu kadim kentin, bu binlerce yıllık
kentin önemli sembollerinden biri olan Kastamonu Kalesi’ne seçimi kazanan parti kendi bayrağını
asardı. Biz dedik ki burası hiçbir siyasi partinin kalesi değildir. Burası çocuğundan, gencinden, kadınına
erkeğine kadar hepimizin yuvasıdır demiştik. O yuvayı temsilen 31 Mart’ta sonuçlar açıklandıktan
sonra sabah ezanına doğru değerli arkadaşım, yoldaşım Cumhuriyet Halk Partisi’nin değerli Parti
Meclis Üyesi Hikmet Erbilgin, Kastamonu Kalesi’ne bir Türk Bayrağı asmıştı. Ona buradan çok teşekkür
ediyorum. Bizim ortaklaştığımız altında toplaşabileceğimiz en önemli değerimiz Türk Bayrağı’nı asarak
aslında bir devrede son vermiş olduk. Artık o kale her hangi bir siyasi partinin bayrağını asabileceği bir
kale değildir. Hepimizin ortak değeridir, ortak mirasıdır.
DAYANIŞMAYI İNŞA EDEREK YOLUMUZA DEVAM EDİYORUZ
Hepinizin bir yuvası var. Gerçekten canı gönülden kalpten söylüyorum. Eviniz, yuvanız, çocuğunuz,
eşiniz, anneniz, babanız kimse Kastamonu bizim için odur. Bir yuvayı ayakta tutmak onun bacasını
tüttürmek, onun ihtiyaçlarını karşılamak için bazı değerlere sahip olmanız lazım. Biz bunu seçimden
önce ifade etmiştik, seçimden sonra da her yaptığımız işte ısrarla bunu ifade ediyoruz, bizim önemli
değerlerimiz, var bu değerleri inşa etmek hepimizin boynunun borcu. Bunlardan en önemlisi
dayanışma… Dayanışmayı inşa ederek yolumuza devam ediyoruz. Bir dayanışmayı inşa edebilmek için
hamiyetli ve erdemli kadrolara ihtiyacınız var. O hamiyetli ve erdemli kadrolarda bugün aranızda. Kimi
belediye meclis üyesi, kimi belediye başkan yardımcısı, kimi birim amiri, kimi şef, kimi çalışan olarak
bizlerle birlikte Kastamonu’ya hizmet ediyor. Bu dayanışmayı bugüne kadar güçlü tuttuk, bundan
sonra da güçlendirerek devam edeceğiz. Dayanışma her zaman rehberimiz olacak, önceliğimiz bu
dayanışmayla kalkınma olacak, refah olacak. Dayanışma, kalkınma ve refah ilkeleri çerçevesinde
Kastamonu’yu yeniden ayağa kaldırmak için canımızı dişimize takmış çalışıyoruz.
KASTAMONU BELEDİYESİ’NE OLAN GÜVENİ SAĞLADIK
İçerisinde bulunduğumuz süreç içerisinde bir şey çok kıymetli, bizim için o kadar değerli ki bunu inşa
edebilmek Kastamonu Belediyesi’nin yapabileceği en önemli iştir. Bugün büyük bir ekonomik krizin
içerisinden geçiyoruz. bugün sokaklarda meydanlarda özellikle İstanbul Büyükşehir Belediye
Başkanımıza karşı yapılan haksız ve hukuksuz tutumlara karşı adaleti inşa etmeye çalışıyoruz. Her
şeyden önemlisi bir ülkede yaşayan bir şehirde yaşayan insanlar o şehirdeki devletin kurumlarına
güvenmek zorunda. Yaptığımız işlerin içerisindeki en önemlisi Kastamonu Belediyesi’nin itibarını
artırdık ve Kastamonu Belediyesi’ne olan güveni sağladık. Şunu unutmamak lazım adaletin olmadığı
yerde güven olmaz. Hakkaniyetin olmadığı yerde güven olmaz. Şeffaflığın olmadığı yerde güven
olmaz. Dayanışmanın olmadığı yerde güven olmaz. Erdem’in olmadığı yerde güven olmaz. Her şeyden
önemlisi maharetin, becerinin olmadığı yerde güven olmaz. Bu güveni oluşturduğumuza canı
gönülden inanıyorum. Bunu her gün sokakta, çarşıda, pazarda hissediyorum. Geçenlerde bir gezi
sırasında şöyle bir şey söylendi çok hoşuma gitti “Biz artık bu belediyede ne olduğunu biliyoruz” dedi.
Kastamonuluların bilme hakkını tesis etmek bizim için büyük bir onur, büyük bir gurur… Aslında şeffaf
belediyecilik anlayışını inşa ederek biz bugüne kadar 22 belediye meclis toplantısı yaptık. Bu
toplantılarda açık açık yaptıklarımızı anlattık. Sorulan sorulara cevap verdik. Aslında belediye meclis
toplantılarının toplamını burada sizlerle paylaşacağız.
SİYASETÇİLER SEÇİM DÖNEMİNDE HALKA VERDİĞİ SÖZLERLE YÜKÜMLÜDÜR
Seçimlere girerken ayrı ayrı broşürler hazırlamıştık. Bir de projelerimizin detaylı şekilde anlatıldığı bir
kitapçığımız vardı. Siyasetçiler seçim döneminde halka verdiği sözleri tutmakla yükümlüdür. Asıl
kılavuz budur. Seçimde halka hangi sözü verdiyseniz o kılavuzu ısrarla ve sabırla takip etmeniz
gerekiyor. 14 Ana başlık altında 55 alt başlıkta projelerimizi sıralamıştık. Ama o gün şunu söylemiştik.
Bunlar en ortak akılla bizim oluşturduğumuz projelerdi. Tabi ki göreve geldiğimizde bizim o gün
vadettiklerimizden çok daha fazlasının ihtiyaç olduğunu biliyoruz. İhtiyaçlar karşımıza çıktıkça onu da
başaracağız, yapacağız dedik.
BİR YIL İÇERİSİNDE İSRAF ETMEDEN ÜRETEN BİR BELEDİYE
Projelerimizi hayata geçirebilmek için yapılması gereken en önemli şey bir Kastamonu Belediyesi’nde
mali disiplini sağlamak, ikincisi de buranın organizasyonunu yeniden ayağa kaldırmak gerekiyordu.
Yeniden görevlendirmeler yapmak gerekiyordu. Yeni birimler oluşturmak gerekiyordu. Yeni bir görev
dağılımına ihtiyaç vardı. Her şeyden önemlisi bir mali disiplini sağlamak gerekiyordu. Belediyeler bu
mali disiplini sağlamadığı sürece bulundukları illere ilçelere hizmet etmesi çok mümkün gözükmüyor.
Bu bakımda biz bir yıl içerisinde israf etmeden üretmenin ne demek olduğunu inşallah
Kastamonululara hissettirebilmişizdir. Bahane üretmeden çalışmanın her türlü zorluğun karşısında
gece demeden gündüz demeden işinin başında olan bir belediyeyi hayata geçirmeye çalıştık.
KASTAMONU’YA KÖTÜ BİR GÜN YAŞATMADAN MALİ DİSİPLİNİ SAĞLADIK
Seçimler bittikten sonra Kastamonu Belediyesi’ni hangi mali durumla aldığımızla ilgili bir rakam
açıklamıştık. 505 Milyona yakın bir borç açıklamıştık. Bu bizim ilk tespit ettiğimiz borçlardı. Arkasından
gelecek olan henüz vadesi gelmemiş olan ancak vadesi gelecek borçlarda vardı. Bunlarla birlikte 650
Milyona yakın bir borç yüküyle karşı karşıya geldik.
Tasarruf ettik, israf etmedik, bununla birlikte çalışmaların hiç birisini, temel belediyecilik görevlerini
ihmal etmeden Kastamonu’ya kötü bir gün yaşatmadan bu bir yılımızı mali disiplini sağlayarak
geçirdik arkadaşlar.
BEŞ AYDA ASTRONOMİK KESİNTİLER YAPILDI
Belediyelerin bütçeleri hepimizin alın terinden oluşan o genel bütçeyle birlikte bazı gelirlerden oluşur.
Emlak vergisi gelirlerinden oluşur, su tahsilatından oluşur, inşaat ruhsatlarından oluşur, belediyelerin
almakla yükümlü olduğu gelirlerden oluşur. Bu gelirlerin içerisindeki en önemli pay yüzde 65 ile İller
Bankası tarafından gönderilen gelirdir. İller Bankası tarafından gönderilen gelir aslında bütün
Türkiye’nin vergilerinden oluşan genel bütçeden ayrılan paydır ve düzenli olarak gelir. Geriye dönük
bir yıla baktığımızda İller Bankası’ndan Kastamonu Belediyesi’ne tahakkuk ettirilen rakam 996 Milyon
lira… Bunun 183 Milyonu kesilmiş. Bizim hesabımıza bir yılda toplam 813 Milyon para yatmış.
Toplamda yüzde 18’in üzerinde kesinti yapılmış. Ancak beş ayda bu kesintiler yüzde 30-35 kesinti
yapılmış! Mayıs ayında yüzde 30, Ağustos ayında yüzde 35, Eylül Ayında yüzde 35, Ekim ayında yüzde
36, Kasım ayında yüzde 28 kesintiler yapılmış!
BİR YILDA GELEN PARA PERSONEL MAAŞINA YETMEDİ!
Bize toplam 813 Milyon lira para gelmiş belediyemizde 1200 çalışan var onların bürüt maaşları
yaklaşık 872 Milyon! Maaşlardan 60 milyon eksik para gelmiş! Kesintiler buna etken! Aslında
gönderilen para Kastamonu Belediyesi’nde maaşları ödemeye yetecek kadar bir para değildi.
Biz buna rağmen maaşları ödedik. Bir gün kimseye zorluk yaşatmadık. Üstüne aslında iki yılda bir
yapılan, seçimlerden sonra Temmuz ayında yeni gelen yönetimin yapması gereken bir toplu sözleşme
vardı. Siyasi olarak bu toplu sözleşme görüşmeleri seçimden üç ay önce Ocak ayında yapılıp işçiye
belli oranda bir zam verilmiş. Buna rağmen biz Temmuz ayında gittik yine memur maaş zammının en
üstü kadar işçi arkadaşlarımıza zam verdik. Bu zamlara rağmen hiç kimseye kötü bir gün yaşatmadan
maaşları Kastamonu Belediyesi’ndeki arkadaşlarımızın maaşlarını, çalışanlarımızın maaşlarını alın
terleri kurumadan tıkır tıkır ödemeyi başardık. Bunu belli bir tasarruf, belli bir disiplin ve yapacağımız
işte önceliklerimizi belirleyerek yaptık. Taşeron çalıştırmadan, ihale etmeden kendi gücümüzle tadilat,
tamirat işlerimizi yaptık. Bakın bir örnek vereyim. Karla mücadelede çalışan tüm arkadaşlarıma
teşekkür ediyorum. Bizden önceki dönemde karla mücadele 8 taşeron çalıştırdılar. Bu dönem karla
mücadelede, buzlanma ile mücadelede Kastamonu’ya tek bir kötü gün yaşatmadık. Hiçbir taşeron da
çalıştırmadık. Sadece kendi bünyemizde, kendi çalışanlarımızla, kendi araçlarımızla mücadeleyi
yaparak bu tasarrufu sağladık.
BORCUMUZU 219 MİLYONA İNDİRDİK
Yapılması gereken temel işleri aksatmazken bir taraftan da borç yükümüzü azalttık. Bunun içerisinde
şunu gönül rahatlığıyla söyleyebilirim. 308 Milyon esnaf ve kamu borcu açıklamıştık. Bunun 230
milyondan fazlası esnaf borcumuzdu. Bu esnaf borcumuzu 60 milyona kadar düşürdük. Biz
geldiğimizde belediyenin elektrik borcu o kadar çoktu ki neredeyse elektriği kesilecekti. Doğalgaz
borcu o kadar çoktu ki neredeyse doğalgazı kesilecekti. Biz bu bir yıl içerisinde toplam 54 milyon
elektrik borcu 28 milyon da doğalgaz borcu ödedik. Bunlar kıymetli işler. Bu borçları ödedik ki
belediyenin çalışmaları bir gün aksamadı. Toplam 65 milyon civarında olan borç stokumuz da doğru
ve disiplinli çalışarak 219 milyona kadar indirdik. Belediyelerin silkelenmesi talimatının verilmesine
rağmen 221 milyon sigorta borcu ödemişiz. 58 milyona kadar düşürmüşüz. Bunu büyük ölçüde
yapılandırdık. Şuanda her ay vergi borcumuzu, sigorta borcumuzu elektriğimizi, doğalgaz gibi
ödenmesi gereken miktarları ödeyerek bir kuruş borç açmadan yolumuza devam ediyoruz. Yine 80
milyonun üzerinde kredi borç stokumuz vardı. Bunu 33 milyona kadar indirdik. 21 milyona yakın
ihalelerden kalan teminat borçları vardı bunu 11 milyona kadar getirdik. Bu belediyeye yıllarca hizmet
etmiş çalışmış, gayret etmiş personelimizden büyük bir kısmı ekmekliye ayrıldı. Emekliye ayrılan
personelimizden hiç birine kötü gün yaşatmadık. Toplam 96 milyondan fazla kıdem tazminatını bir
gün geciktirmeden her hangi bir yerden kredi veya ek kaynak kullanmadan kendi öz kaynaklarımızla
ödemeyi başardık. Belediyemizi çevirebileceğimiz yönetebileceğimiz yere kadar borçlarımızı
düşürdük. Kısa zamanda 31 milyon civarındaki vergi borcumuzu da ödeyerek vergi borcu yükünden
de kurtulacağız.
ESNAFIMIZIN GÜVENİNİ KAZANDIK
Biz göreve başladığımızda bir aracın tamiratı için sanayiden bir esnafa başvurduğumuzda kapıdan içeri
koymuyorlardı. Çünkü o esnafın geçmiş dönemde parasını ödememişlerdi. O esnafın parasını ödemek
yerine gidip hentbol takımına milyonları aktarmışlardı. O esnafların paralarını ödemek yerine gidip
reklam şirketlerine milyonlarca lira para aktarmışlardı. Biz esnaf arkadaşlarımızı bir günden bir güne
zor duruma sokmadan borçlarımızı ödedik. Ve gönül rahatlığıyla Kastamonu’daki esnaflar Kastamonu
Belediyesi’yle iş yapmaya başladı. Bu şöyle bir avantaj sağlıyor belediyenin yapmış olduğu işe
aldığımız teklifler normal fiyatlara kadar geldi. Borcumuzu zamanında ödeyerek oluşturduğumuz
güvenle belediyeye muazzam tasarruflar yaptırdık.
1200 PERSONEL EN VERİMLİ ŞEKİLDE ÇALIŞIYOR
Kastamonu Belediyesi’nde ki görev değişiklikleri çok konuşuldu. Elbette ki konuşulacak.
Konuşulmasından mutluyuz. Biz seçimde konuşan bir Kastamonu istiyoruz demiştik. Konuşana,
eleştirene, önerilerini sunana ya da bizimle ilgili herhangi bir durumu gündeme getiren hiç kimseye
parmağımızı sallamadık, ‘ya sen neden bunu söylüyorsun’ demedik. Bunun içerisinde yalan ve iftira
kısmı hariç. Hakikat üzerinden bize ulaşan hiçbir söyleme herhangi bir tavır geliştirmedik. Bizimle
birlikte belediyenin konuşuluyor olmasından çok mutluyuz. Yer değişikliği çok konuşuldu ama bunlar
şarttı. Kimin nerede olduğu bilinmeyen, bir kısmının çalıştığı, bir kısmının gözlerden ırak kaldığı
organizasyon yapısını değiştirdik. Şuanda 1200 personelin en verimli şekilde çalıştığını gönül
rahatlığıyla söyleyebilirim. Bizim için bu bir yıl bizim belediyenin organizasyon yapısını ve mali
durumunu toparlamakla geçti. Ama bundan sonra yoğun bir şekilde icraatlar yapılacak. O faaliyetler
içerisinde de belediye personellerimizi daha yoğun çalıştıklarını göreceksiniz. 31 Mart’tan sonra hem
belediye çalışanlarımızı hem de belediye araçlarımızı bu şehrin her sokağında, her caddesinde, her
meydanında sizlerde gördünüz. Arkadaşlarımız çalıştı gayret etti. Bizde tereddütsüz onların hakkını
teslim ettik. Bütçemi iyileştiği sürece de öncelik belediye çalışanlarımızın alın teridir.
30 SAATİN 24’ÜNDE KASTAMONU KONUŞULDU
Özellikle belediye meclis toplantıları bizim Kastamonu’ya hesap verdiğimiz toplantılar olarak geçiyor.
Bundan önceki belediye meclis toplantıları kimisi 10 dakikada, kimisi yarım saatte birçoğu da aslında
toplumun merak ettiği konular üzerinde olmayan konular üzerinde geçiyordu. Şimdi belediye meclis
toplantıları saatlerce sürüyor. Bazen muhalefetten ‘Kastamonu’yu konuşsaydınız’ diye tepkiler
geliyor. Bugüne kadar 22 toplantı yapılmış 30 saate yakın görüşmeler yapılmış bunun 24 saatini
Kastamonu ile ilgili konuşmalarla geçmiş.
KARANLIKTA KALAN ARSA VE KONAK TAKASLARIYLA İLGİLİ GEREKENLERİ YAPTIK
Bu 24 saatte hem yaptığımız işlerle ilgili hesap vermişiz hem de seçim döneminde sözünü verdiğimiz
gibi geçmişin karanlığını aydınlatmaya çalıştık. Önemli dosyalar açıkladık. Özellikle hentbol takımı ile
ilgili dosya açıkladık. Reklam şirketleri ile ilgili açıkladığımız dosya var. Bizden önce çok konuşulan ama
kimsenin üzerine gitmediği karanlıkta kalan arsa ve konak takasları ile ilgili gerekli açıklamaları yaptık.
Bu açıklamaları bir dosya haline getirdik. Öyle gizli tanıkla, iftirayla, kulaktan dolma dedikodularla
değil gerçekleri dayanan belgeleriyle birlikte dosyalarımızı hazırladık ve incelemek üzere İçişleri
Bakanlığı müfettişlerine gönderdik. Biz hukukun ve adaletin herkes için işlemesi için gerekli yolları
takip edeceğiz.
DENETİM RAPORLARINA YANSIYAN HUSUSLAR ÜZERİNE TİTİZLİKLE GİDİLDİ
Bu dönemde bir denetim komisyonu oluşturdu. İlk defa Kastamonu Belediyesi’nde bir denetim
komisyonu aradan sondajlayarak çektiği dosyaları değil bütün dosyaları inceledi. Bizde bundan çok
mutlu olduk. Bizden önce o denetim kurulu raporlarına yansıyan hususlar vardı. O gün denetim
raporuna yansıyan konuların üzerine titizlikle gidildiğimi görebilirsiniz. Bir örnek vereyim. 2023 yılında
Kastamonu Belediyesi’nin bütçesinden toplam 266 milyona yakın doğrudan teminle ihale verilmiş.
266 milyona yakın. Sadece 2024 ilk 3 ayında doğrudan temin ihalesi yapılmış buda ayda yaklaşık 36
milyon demek. Geçen yılın son 9 ayında, yani bizim dönemimizde doğrudan temin rakamları aşağıya
doğru inmiş. 136 milyona kadar düşmüş. Buda ayda 15 milyon yapıyor. Geçen sene doğrudan temin
oranlarını yarı yarıya düşürmüşüz. Seçim döneminde söz vermiştik. İhaleleri canlı yayınlayacağız
demiştik. Hem bundan kaynaklı doğrudan temin rakamları düştü hem de bizden önceki dönemde
yine denetim raporuna yansıyan bir husus vardı. Belediye kendi işini kendi personeliyle yapmalı. Tabi
ki yapmalı. Bu kadar personeli olduğu, bu kadar aracın, bu kadar yetkinin olduğu kurum yapabileceği
her işi önce kendi personeliyle yapmalı. Yetmedi belediyenin bir imar inşaat şirketi var. Bu şirket
aracılığıyla yapmalı denildi. Bizde denetim raporunda yer alan bu hususa dikkat ettik. Yapabileceğimiz
her işi önce kendi personelimizle olmazsa belediyenin kendi şirketiyle olmazsa açık kapasıyı şeffa
ihalelerle yapmaya çalıştık. Buda doğrudan teminleri düşürmemizi sağladı.
HEMŞEHRİLERİMİZİ KASTAMONUBELEDİYESİ DERMAN EVİ KARŞILAŞACAK
Özellikle milletvekilliği döneminde karşı karşıya kaldığımız önemli bir konu vardı. Biliyorsunuz
şehrimiz sağlık anlamında Türkiye’de en geride olan şehirlerden bir tanesi. Kastamonu Türkiye’nin en
yaşlı nüfusunu barındıran üçüncü il. Temel sağlık hizmetlerine ulaşma noktasında sorun yaşayan bir il.
Bir çok hemşehrimiz buradan Ankara’ya hastanelere sevk olmak zorunda. Bizim için sağlık hizmeti
yerinde verilmeli, ulaşılabilir olmalı ve bir kamu hizmeti olarak bakılmalı. Ama bugün yaşadığımız
şartlar pek öyle değil. İnsanlar sağlık hizmetine ulaşmak için Ankara’ya gidiyor. Seçimde bir sözümüz
vardı. Ankara’ya giden yurttaşlarımız herhangi bir hastane koridorunda ya da arabanın içinde yatmak
zorunda kalmayacak. Onları Kastamonu Belediyesi’nin Derman Evi karşılayacak demiştik. Bu bizim için
önemli bir husus. Milletvekilliği dönemimizde bu konuda bize çok telefon gelmişti. Elimizden
geldiğince herkese yardımcı olmaya çalışacağız. Demiştik. Ve Kastamonu Belediyesi’ni yönetme
görevini Kastamonulular bize verirse başını sokabileceği sıcacık bir yer, yatabileceği yatak, içebileceği
çorba olsun demiştik. Bu bizim için çok kıymetli. Elbette belediyeler asfalt dökecekler, kaldırım
yapacaklar, köprü yapacaklar. Sizlerde bunlara şahit olacaksınız. Ama o yalnızlık duygusunu hiçbir
Kastamonuluya hissettirmek istemiyoruz. Burada biz varız. Ankara’daki Derman Evimizi açtık. Herkese
hayırlı uğurlu olsun. Buradan da Ankara Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Mansur Yavaş’a canı
gönülden teşekkür ediyoruz. İşletmesini birlikte yapacağız. Bize tahsis edilmiş iki katımız olacak. Tabi
ki biz kullanmadığımız da orası boş kaldığında Türkiye’den gelen bütün yurttaşlarımıza kapımız her
zaman açık olacak. Ama buradan gitmeden istediğimiz evrakları bize teslim eden bütün
Kastamonululara Derman Evimiz ücretsiz olarak hizmet verecek. Bununla da gurur duyuyoruz.
AKADEMİ KASTAMONU’YU HERTÜRLÜ ZORLUĞA RAĞMEN HİZMETE GEÇİRDİK
Geçenlerde açılışını yapmıştık. Bir Akademi Kastamonu projemiz vardı. Tabii bu Akademi Kastamonu
projesi aslında geniş kapsamlı bir proje. içerisinde birçok eğitim alanında eğitim vermek istediğimiz bir
proje. Yalnız şöyle bir kötülükle karşı karşıya geldik. Bunu sizlerle paylaşmak isterim. Biz Akademi
Kastamonu’yu her türlü zorluğa rağmen faaliyete geçirdik ama yerel seçimlerden sonra Cumhuriyet
Halk Partisi'nin Türkiye'de birinci parti çıkmasından sonra şöyle bir karar aldılar. Dediler ki bundan
sonra Halk Eğitime bağlı usta öğreticilerin kurs açmasına izin vermiyoruz dediler. Halk eğitime bağlı
usta öğreticilerin birçoğu Türkiye genelinde belediyelerin açmış olduğu kurslarda eğitim veriyorlardı.
Engelli yaşam merkezinde eğitim veriyorlardı. Onların eğitim merkezinde eğitim veriyorlardı. Kimisi
işte piyano dersi veriyordu, kimisi İngilizce dersi veriyordu, kimisi müzik dersi veriyordu, resim kursları
veriyordu, spor kursları veriliyordu. Ama her ne her ne hikmetse tasarruf genelgesi kapsamında usta
öğreticileri artık bu konularda izin verilmedi. Bir ülke eğitimden tasarruf ettiğinde geriye gider.
Aslında bu ülkede tasarruf edilmesi gereken birçok şey var. Sizler de biliyorsunuz. Sadece lüks
makam araçlarından tasarruf edilmiş olsa bu ülkede birçok şey düzene girebilir.
HAKSIZ HUKUKSUZ TUTUKLAMALAR NEDENİYLE 45 MİLYAR DOLARLIK REZERV UÇTU
Sadece şu yaşadığımız son haksız hukuksuz tutuklamalarda bizim ümüğümüze çökerek biriktirilen 45
milyar dolar gibi bir rezerv uçtu gitti. O 45 milyar dolarla hem o usta öğreticiler
çalıştırılabilirdi, maaşlarını alabilirlerdi, hem de bu ülkenin çocukları istedikleri kursa gidip istedikleri
eğitimi alabilirdi. Ama hiçbir zorluk bizi yıldırmadı. Biz bu şehrin çocuklarına çok inanıyoruz
arkadaşlar. Bu şehrin gençlerinin içerisinden bilim insanı çıkacağına inanıyoruz. Sanatçılar çıkacağına
inanıyoruz. Siyasetçiler çıkacağına inanıyoruz. Yöneticiler çıkacağına inanıyoruz. Bu şehrin çocukları
fırsat verilirse, eşit fırsatlar sağlanırsa, fırsat eşitliği sağlanırsa, adalet sağlanırsa her işin üstesinden
gelebilir. Buna inancımız sonsuz. Bu koşullar olmasına rağmen Akademi Kastamonu altında özellikle
lise ve üniversitelere hazırlık için bir dershane faaliyetimizi hayata geçirdik.
ETÜT MERKEZİMİZİN KAPASİTESİNİ İMKAN BULDUĞUMUZDA ARTTIRACAĞIZ
8 tane öğretmenimiz bugün 220 öğrencimize LGS ve YKS konularında üniversiteye hazırlık dersleri
veriyorlar. Belediyemiz çatısı altında bir Kastamonu Belediyesi'nin dershanesinin olması
Kastamonu tarihinde bir ilktir. İmkân ve olanak bulduğumuzda kapasiteyi artıracağız. Bu 220
öğrencimizin dışında beşinci, altıncı, yedinci sınıflara hizmet veren 110 öğrencimize İngilizce
kurslarımızı da hayata geçirdik. Onun dışında yüz öğrencimize de ücretsiz ulaşım desteği sunduk. Yine
bizim seçim kampanyamızda, broşürlerimizde yer alan ‘Biletin Bizden’ kampanyasını başlattık ama
hiç kimse başvurmadı. Kampanyamız hala devam ediyor. Başvuran olursa da ‘Biletimiz Bizden’
kampanyası gençlerimize hizmet verecek. Bunun dışında piyano kursları da veriyoruz Akademi
Kastamonu çatısı altında. Bütün gençlerimiz, öğrencilerimiz bu kurslardan yararlanabilir. Dediğim gibi
mali yapımız ileride daha çok düzelecek. Kapasitemizi de olanaklarımızı da 2 katına çıkartmakla ilgili
gayretlerimiz var.
USTA ÖĞRETİCELİRİ VERİN MESLEK EDİNDİRME KURSLARINI AÇALIM!
Belediye Meclisi toplantısında da söylemiştim. Biz bu faaliyeti bizden önce faaliyete geçen aslında
Milli Emlak'a ait ve Milli Emlak tarafından Esnaf Kefalet Kooperatifi’ne kiralanmış. Oradan da belediye
tarafından hizmete sokulmuş bir binada KASMEK binasında yapıyoruz. Bizden sonra ne hikmetse bir
müfettiş gelip burada amacına uygun bir faaliyet düzenlenmiyor diye bir rapor tutmuş. Amacına
uygun bir faaliyet düzenlenmiyor. Ne imiş? Kastamonu Meslek Edindirme Kursumuz.. Elbette
ki oradaki çocuklar meslek edindirme kurslarına gitsin. Siz bize usta öğreticileri verin. Biz orada
meslek edindirme kursları açalım. Ama bu ülkede, bu şehirde gençler hak ettiği mesleğe ulaşabilmek
için üniversiteye gitmek zorunda. Biz de bir kuruş ücret almaksızın, hepsinin yardımcı kaynağını da
Kastamonu Belediyesi olarak sağlayarak bir dershane faaliyetini harekete geçirdik. Hala ısrarla burada
bu belediyenin oradaki faaliyetini engellemekle ilgili bazı kasıtlı hareketler var. Onlarla da mücadele
etmeye devam ediyoruz.
KEREŞLERİMİZİN ÖĞRENCİ KAPASİTESİNİ İKİ KATINA ÇIKARTTIK
Bunun yanında çocuklar da bizim için çok kıymetli. Gelir gelmez hemen Atabey Gazi Mahallesi'nde,
aslında çoğu zaman belediyenin unuttuğu görmediği bir yerde, belediyelerin ihmal ettiği
bir mahallede, belediyemize ait bir konakta Atabey Gazi Konağı'nda kreşimizi açtık. 25 çocuk
kapasiteli kreşimiz var. Aynı zamanda Kuzeykent Mahallesi'ndeki kreşimizin kapasitesini de arttırdık.
Toplam 100 öğrenci kapasiteli 2 tane kreşimizi de faaliyete geçirdik. Bizden önceki dönemde yapımı
başlayan ama bitirilemeyen Mehmet Akif Ersoy Mahallesi'nde Tosya Yolunda bir kreş inşaatı var.
İnşallah bu yaz onu da hem kreş ve hem de çocuklarımız için bir etkinlik merkezi olarak
faaliyete geçireceğiz. Böylece kreş sayımızı üçe çıkartacağız. Esentepe Mahallesi’nde belediyemizin
inşa ettiği ama hiç kullanmadığı atıl durumda duran bir bina var. Bir inşaat faaliyeti yapılmış ama o
inşaat faaliyetinin karşılığında Esentepe'lilere hiçbir hizmet verilmemiş. Biz de orada çocuklarımıza
hizmet verecek, özellikle onların ödevlerini yapmalarını sağlayacak bir ‘Ödev Evi’ gibi bir tasarımız
var. Bunu da bu yıl hayata geçirmeye çalışacağız. Onlar bizim için çok kıymetliler. Belediye olarak
kreş sayımızı arttıracağız. İnşallah ‘Ödev Evleri’mizi de kuracağız.
SÜT KUZUSU PROJEMİZDE SAYIYI ARTTIRACAĞIZ
Bir diğer projemiz süt kuzusu projesi. Bizim için çok kıymetli. Bu şehirde özellikle süte ulaşamayan
çocukların var olduğunu bilmek ağır bir yüktür diye düşünüyorum. Ekonomik krizi
gittikçe derinleşiyor. Yoksulluk gittikçe yaygınlaşıyor. Bu yoksulluğun ve krizin en çok zarar verdiği, en
çok vurduğu kesimler çocuklar ve kadınlar. Düşünsenize bir anne çocuğu için süt alamıyor. Bu aslında
koca bir toplumun ayıbıdır. Bu aslında koca bir toplumun eksiğidir. Bu ülkede ne demek yani
çocukların süte ulaşamaması? Böyle bir eksikliği kabul etmiyoruz. Böyle bir durumu kabul etmiyoruz
dedik ve Süt Kuzusu projemizi hayata geçirdik. 2 ila 5 yaş arasında süte ulaşamayan 300 ailemizin
çocuklarına süt dağıtmaya devam ediyoruz. Talep geldikçe de bu sayıyı inşallah artıracağız.
DÜNE GÖRE ÇOK DAHA TEMİZ BİR KASTAMONU’DA YAŞIYORUZ
Temizlik timi 14 projemizin içerisinde önemli bir husustu. Tabii temizlik faaliyeti rutin olarak
devam etmekle birlikte bölgesel olarak da temizlik yapılması gereken yerler olduğunu tespit ettiğimiz
için bir Temizlik Timi kurduk. Hepinizin malumu İŞKUR’dan verdiğimiz ilanla da Temizlik İşleri
Müdürlüğümüze 50 arkadaşımızı dahil ettik. Oranın da gücünü, kapasitesini artırdık. Şimdi Ocak-
Şubat ayıyla birlikte Çözüm Merkezimiz Ulak Bel diye yeni bir sisteme geçti. Bu sistem sayesinde biz
bize gelen her talebi online olarak görebiliyoruz. Online olarak görüp hangi talep ne zaman gelmiş? O
talepler ne zaman gerçekleştirilmiş? Geri dönülmüş mü, dönülmemiş mi? Bunu takip
edebiliyoruz. Şununla gurur duyuyorum. O Ulak Bel'i açtığımızda belli başlı istatistikler veriyor. Ama
bu şehirde temizlikle ilgili gelen talep ve şikayetler beşinci ya da altıncı sırada. Dünküne göre çok daha
temiz bir Kastamonu’da yaşıyoruz. Bu bizim için bir gurur kaynağıdır. Yeterli midir? Değildir. Araç
kapasitesini, makine parkını artıracağız. Personel sayısını da gittikçe takviye edeceğiz. Hepimizin
temiz, sağlıklı, hijyen bir Kastamonu’da yaşama hakkı vardır. Çünkü bizim burası yuvamızdır. İnsan
yuvasını nasıl temiz tutuyorsa biz de Kastamonu’yu öyle temiz tutmak için çalışıyoruz.
8 bin 540 TALEBİN 8 BİN 242’Sİ CEVAPLANMIŞ
20 Şubat'tan bugüne Çözüm Merkezimize gelen 8 bin 540 tane talep olmuş. Bu 8 bin 540 talebin 8 bin
242’si cevaplanmış ve sonuçlandırılmıştır. Ben emeği geçen bütün arkadaşlarımıza
teşekkür ediyorum. Bu cevaplandırılan ama sonuçlandırılamayan taleplerin bir kısmı da yol ve
kaldırımlarla ilgili olan talepler. Bir kısmı da önemli bir kısmı da ulaşımla ilgili talepler. Bunlarla ilgili
planlarımız var. Bu yaz inşallah bu planları da hayata geçireceğiz.
SOSYAL YARDIMLARI İKİ KATINA ÇIKARDIK
Sosyal yardımları iki katına çıkardık. Dayanışma bu konuda çok kıymetli olmasına rağmen sosyal
yardımlaşmayı, sosyal dayanışmayı daha önce de bizden yararlanan 250 kişi varmış. Bunu 500’e
çıkardık. Burada önemli bir husus şu. Bu belediyede oluşturduğumuz güvenle bize yardımlaşma için
emanet edilen bütün kaynakları ilgili yerlere ulaştırdık. Bu bizim için çok kıymetli. 500
kişiye ulaşıyoruz her ay düzenli olarak. Ama esası refah toplumunu yaratmak, kalkınmak, herkesin de
bu ülkeden eşit ve adil, hak ettiği payı almasıdır. Bütün mücadelemiz de bu yöndedir.
HOŞ GELLDİN BEBEK KAMPANYASINI BAŞLATTIK
Yine birkaç gün önce ‘Hoş Geldin Bebek’ kampanyasını başlattık. Hoş Geldin Bebek Kampanyası’na 80
başvuruya ulaştı. Çocuklarımız, bebeklerimiz gözünü dünyaya açtığında bizi görecek olmalarından da
ayrıca mutluyuz. Bize ulaşan bütün ailelere de Hoş Geldin Bebek Kampanyamız görevde
olduğumuz sürece devam edecek. Bebeklerimizin, annelerinin her zaman yanında olacağız. Emeği
geçen arkadaşlara çok çok teşekkür ediyorum.
KÜLTÜREL FAALİYETLERİMİZİ ARTIRDIK
Kültürel faaliyetleri hızla artırdık. Ne yaptık? Üç tane konser yaptık. Üç tane tiyatro yaptık. Ve bu sene
hiç olmayan bir şey yaptık. Her sene Ramazan etkinlikleri düzenlenirdi ama belli bir aranda sıkışıp
kalırdı. İnsanlar Ramazan etkinliklerini izlemekte, onları görmekte zorlanırlardı. Biz de bu sene dedik
ki gücümüz ve kapasitemiz oranında 9 mahallede toplam 12 tane Ramazan etkinliği yaptık.
Şunu gördük. İnsanlar sokakta olmaya, birlikte olmaya, dışarı çıkmaya, birlikte vakit geçirmeye hasret
kalmışlar. Bundan sonra da kültürel faaliyetlerimizi, sanatsal faaliyetlerimizi hiç durmadan devam
ettireceğiz. Özellikle şunu vurgulamak gerekiyor. Kültür ve sanat faaliyetlerinin yerelleşmesi de bizim
için önemli. Bu şehirde yaşayan yerel müzik toplulukları, yerel halk dansları toplulukları, yerel tiyatro
toplulukları bizlere ulaştığında seve seve bizim yapacağımız her türlü etkinlikle onlara görev vermeye
bundan önce olduğu gibi bundan sonra da hazırız diyorum.
MAKİNE PARKIMIZI GÜÇLENDİRDİK
Yine bu 12 ay içerisinde bütün zorluklarına rağmen Kastamonu Belediyemizin araç parkına toplam on
14 yeni iş makinesi kazandırdık. Bunların toplam değeri 48 sekiz milyon civarında. İlk geldiğimizde
özellikle yollarda yama yapılması gereken yerler vardı. Bazı yolların yeniden yapılması gerekiyordu.
Tabii ben de işlerin başına gidiyorum ama anlamaya, öğrenmeye, kavramaya çalışıyorum. Arkadaşlara
verdiğim ilk talimat şu oldu. Yama yaptığınız yerde bir daha asla bir faaliyet olmayacak. Orası o kadar
düzgün, o kadar güzel bir şekilde yapılacak ki yama olduğu bile bilinmeyecek dedim. Arkadaşlar
ellerinden geleni yaptılar. Ben düzgün çalıştıklarından çok gayret ettiklerine inanıyorum ve
görüyorum. Ama şunu gördüm. Yol yapmakla yükümlü olan bir belediyenin asfalt silindiri yokmuş
arkadaşlar. Yani asfalt döken bir belediyenin asfalt silindiri yokmuş. Böyle bir şey kabul edilebilir mi
ya? Bu senin temel iş makinelerinden bir tanesi. İki tane asfalt silindirimizi Kastamonu Belediyesi'ne
kazandırdık. 7 tane çöp kamyonu kazandırdık. Bizim özellikle çöp transfer araçlarımız, semi treyler
denilen araçlarımız çok eskiydi. O araçlarımız arasına da iki tane yeni araç kazandırdık. Bir tane
de çekici kazandırdık. Yol süpürme makinesi kazandırdık. İlerleyen zamanlarda da özellikle iş
makinesi ve temizlik makineleriyle ilgili daha çok bütçe ayırmaya çalışacağız.
KARLA MÜCADELEDE 59 BİN KİLOMETRE YOL YAPTIK
Karla mücadeleden bahsetmiştik. Bu seneki karla mücadelede buzla ve donla mücadelede çok gayret
gösterdik. Her bir işimizi kendi personelimizle ve kendi aracımızla yaptık. Şöyle söyleyeyim. Size bir
rakam vereyim. Kastamonu Belediyesi'nin sınırları içerisinde bizim yetkili olduğumuz,
temizlemekle, karla mücadeleyle tuzlama çalışmasıyla yetkili olduğumuz toplam yolun uzunluğu 319
kilometre. Bizim araçlarımız Kasım ayından bugüne karla mücadelede, tuzlamada ve donla
mücadelede toplam 59 bin kilometre yol yapmış arkadaşlar. Bu şehirde toplam 59 bin kilometre yol
yaparak hiç kimseye kötü bir gün yaşatmadık. Ben de gazetelerden gördüm. Bir mezarlığın orada
sanırım bir vatandaşımız kaza yapmış. Ona da geçmiş olsun diyorum. Ama ulaşılabilecek her noktaya
arkadaşlar ulaştılar. Bu konuda da kendilerine teşekkür ediyorum. Yine bizim görevimiz olmamasına
rağmen bu şehrin her karış toprağı bizim, her insanı bizim, 10 tane köyde kar yağışından dolayı sular
kesikti. Arkadaşlarımız 14 saatlik mücadeleyle, aman burası bizim sahamız değil, burası mücadele
sahamızın içerisinde değil demeyerek 14 saatlik bir mücadeleyle o 10 köyümüze de karla mücadelede
yardımcı olduk ve onları da suya kavuşturduk.
LASTİĞİNİ DEĞİŞTİREMEYEN BİR BELEDİYE VARDI!
Önceki dönemlerde arkadaşlar Belediyemizin bir Destek Hizmetleri Müdürlüğü olmasına rağmen
gerek yeterli görevlendirmenin yapılmamasından kaynaklı, gerek yeterli bütçeye
ulaşılamamasından kaynaklı olarak atıl durumda duran bir Destek Hizmetleri Müdürlüğümüz vardı. Bu
Destek Hizmetleri Müdürlüğü’nü ayağa kaldırdık. Kendi araçlarımızı kendimiz tamir ediyoruz. Şöyle
düşünün. Lastiğini değiştiremeyen bir belediye vardı. Kendi lastiğini değiştiremeyen, kendi
iş makinalarının, kendi araçlarının lastiğini değiştiremeyen bir belediye vardı. Böyle düşünün. Nasıl
olur? Kabul edilebilir mi ya? Her türlü iş makinesi, paletli olan kısmını dışarı çıkın her türlü iş makinesi
lastik tekerlek üzerinden gidecek ve bir belediye kendi araçlarının lastiklerini bile değiştirmekten aciz
kalacak. Destek Hizmetleri Müdürlüğümüzün ekipman eksiğini giderdik. Personel eksiğini giderdik.
Sağ olsun oradaki ustabaşı arkadaşlarımız da çok özverili çalışıyorlar. Son bir yıl içerisinde 1727
tane tamiratı kendi olanaklarımızla yaptık arkadaşlar. Kendi olanaklarımızla yaptık. Sağa sola, şehir
dışına çok az miktarda ki artık burada baş edemeyeceğimiz kadar bir sorun varsa araçlarımızı öyle
gönderdik. Araçlardan 173 bin litre yakıt tasarrufunda bulunduk. Yani araçlarımızı öyle bir koordine
ettik ki öyle lüzumsuz yere makam araçları kullanmadık. Lüzumsuz yere iş makinelerini sağa sola,
bir kaç müteahhidin işini görmek için göndermedik. O birkaç müteahhit altyapısını yapsın, yolunu
yapsın diye iş makinelerimizi seferber etmedik. Tam 173 bin litre mazottan tasarruf ettik. Bu şu
demektir. Hem tasarruf edip hem iş yapabilirsiniz. Önceliğinizi belirleyeceksiniz.
HİÇBİR ÇIKAR GRUBUNA YASLANARAK BU KOLTUKLARA OTURMADIK!
Bizim Kastamonu Belediyesi olarak ayrıcalıklı hiç kimsemiz yok. Başta söylemiştik. Hiç kimse bizim için
ayrıcalıklı değil. Hiçbir çıkar grubuna yaslanarak bu koltuklara oturmadık. Bizim için ayrıcalıklı bir
kesim varsa başta çocuklardır, başta gençlerdir, başta kadınlardır. Bizim için ayrıcalıklı, öncelikli bir
şey varsa bu mahallelerdir. Bizim yaşadığımız bu mahallelerdir. Komşularımızdır. O sokaklardır, o
kaldırımlardır.
ÇÖP TRANSFER MERKEZİ YAPTIK
Bizim Taşköprü Yolu üzerinde bir çöp aktarma istasyonumuz vardı. Önceki görüntüleri Belediye Meclis
Toplantısında yayınlamıştık. Orada bir çöp dağı vardı arkadaşlar. Bizim çöp transfer merkezimiz
bir geri dönüşüm şirketine devredilmiş, o geri dönüşüm şirketi ne zaman isterse o çöpü almış
ayrıştırmış, ayrıştıramadığı çöpler orada bekliyordu. Bir çöp dağı vardı. Gittik, dedik ki ya biz bunu
kabul etmiyoruz. Biz yeniden çöp transfer merkezi yaptık. Şu anda gidin bakın. Bir tane araba orada
beklemiyor. Bir saat çöp kalmıyor arkadaşlar. Araba çöp arabamız geliyor. Hemen transfer
arabacımıza boşaltıyor. Oradan da katı atık bertaraf tesisine gidiyor. Günde 160 ton evsel atığı
bir tonunu bile biriktirmeden, bir tonunu bile herhangi bir yerde bırakmadan hızla bertaraf tesisine
sevk ediyoruz.
KASTAMONU ALT YAPISININ YÜZDE 40’DAN FAZLASINI YENİLEYECEĞİZ
Önemli projelerden bir tanesi altyapı. Bizim altyapımız çok eski değerli arkadaşlar. Kadim
mahallelerimiz var. Özellikle sit alanı içerisinde olan mahallelerimizde 1960’lı yıllardan, 1970’li
yıllardan kalan içme suyu hatlarımız var. Atık su hatlarımız var. Altyapının bir an önce
yenilenmesi gerekiyor. Bu kapsamda İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin İzmir Depremi'nden sonra Dünya
Bankası'yla birlikte oluşturdukları bir proje vardı. Adı Tefer projesi. Türkçe açılımı Türkiye Deprem Sel
Yangın Acil İmar Projesi. Yani depremden sonra İzmir Depremi'nden sonra İzmir Büyükşehir Belediyesi
Dünya Bankası'ndan bir kredi kullanmak istiyor. Bir kredi paketi oluşturuyorlar, bir
proje oluşturuyorlar. Ama diyor ki Dünya Bankası bunu İzmir'le sınırlı bırakmayalım. Çünkü ondan
sonra sel oldu, yangın oldu, deprem oldu. Afet bölgesi ilan edilen bütün illere biz bu oluşturmuş
olduğumuz proje kredi paketini teklif edelim demişler. Bizden önceki yönetime böyle bir teklif İller
Bankası aracılığıyla gelmiş. Sağ olsun onlar da kabul etmişler. 25 milyon avro değerinde bir bütçe ile
Kastamonu'nun altyapısının yüzde kırktan fazlasını yenileyeceğiz. Ama burada dikkat çekmek
istediğim bir husus var. Her ne kadar bu kredi paketi kabul edilmiş olsa da proje nihai
aşamasına ulaşmamıştı. Biz geldikten sonra bu altyapı projesini yanlış hatırlamıyorsam dört kere
revize ettik.
Yani Dünya Bankası'nın kabul edebileceği ve bizim ihtiyaç duyduğumuz bölgeleri önceleyecek şekilde
4 kere projeyi revize ettik. Bazı hatları dar sokaklardan çıkarttık. Ana güzergahlar üzerine aldık. Nüfus
yoğunluğunun daha az olduğu bölgelerden ki oralar da çok kıymetli ama nüfus yoğunluğunun daha
fazla olduğu ve içme suyu arızalarının, atık su arızasının daha fazla olduğu bölgelere kaydırarak
toplam 95 kilometre içme suyu, 21 kilometre de kanalizasyon yani atık su projesine önümüzdeki ay
itibariyle başlayacağız. Dünya Bankası finansmanıyla şehrin yüzde kırkından fazlasının altyapısını
yapacağız ama bu sene göreceksiniz. Bizim işte Kuzeykent Mahallesi'nde, İnönü Mahallesi'nde,
Mehmet Akif Ersoy Mahallesi'nde ihtiyaç duyulan diğer mahallelerde yapacağımız yol çalışmaları da
var. Bu çalışmaları da yola başlamadan önce altyapısını yaparak yol çalışması yapacağız. Yani
yaptığımız yolu bir daha kazmamak üzere bir çalışma yürüteceğiz. Oralarda da altyapıyla üst yapı
faaliyetlerini inşallah birlikte götüreceğiz.
ULAŞIM MASTER PLANINI HAZIRLADIK
Evet herkesin bence en çok beklediği konulardan bir tanesi. Bizim de seçimden önce söz verdiğimiz
Kastamonu'nun ihtiyacı olan bir mesele. 14 ana başlık 55 alt başlıkta projeler oluşturmuştuk. Bunları
Kastamonuluları dinleyerek oluşturmuştuk. Şu son bir yıl içerisinde yapacağımız her işle ortak akla
önem veriyoruz. Yine Kastamonuluların sesine kulak veriyoruz. Onlardan gelen eleştiriler, öneriler,
talepler bizim için kıymetli. O sese kulak vermeden yol almıyoruz. O ses diyor ki en önemli
sorunlarından bir tanesi toplu ulaşım meselesi ve trafik meselesi. Bununla ilgili bir ulaşım master planı
çalışmamız geldiğimizde hızla başladı. Ama tabii ki ulaşım master planı bütüncül bir çalışma ve çok
maliyetli bir çalışma. Biz de o bütüncül çalışmanın en acil ihtiyaç olan parçalarını yapmaya
başlayalım dedik. Bunlardan bir tanesi önemli gördüğümüz kavşaklar ve yollarda yeni trafik
düzenlemeleri ve yapısal değişiklikler yapmak ama bir taraftan da toplu ulaşım sistemini yeniden
düzenlemekti. Bu konuda anketler yaptık, proje çalışmaları yaptık. Paydaşlarıyla yan yana gelerek
değerlendirmeler yaptık. Onların da düşüncelerini fikirlerini aldık. Yakın zamanda bir elektronik
denetim sistemini hayata geçireceğiz. Bazı güzergahlarda aşırı hızlanmalar var. Bu nüfusun yoğun
olduğu bölgelerde, başta can güvenliği olmak üzere can ve mal güvenliğini tehlikeye atan yerler var.
Bu yerlerde elektronik denetim sistemiyle birlikte hız koridorları kuracağız. Bununla birlikte şehrin
kadim caddeleri Sinanbey Parkı ve Kışla Parkı'nın arasındaki bulunan caddede bir parçalanmaya
sınırlandırma getireceğiz. Parklanmayla ilgili bir düzenleme yapacağız. Ve her şeyden önemlisi
seçimden önce söz vermiş olduğumuz sarı otobüsleri inşallah okullar açılana kadar hayata geçirmeyi
düşünüyoruz. Bütün görüşmelerimizi yaptık. Bütün planımızı ortaya koyduk. Artık son aşamadayız.
Ulaşım şirketimizi de kurduk. Ulaşım şirketimizin başvurduğu bazı evraklar var. Onları da kısa zaman
içerisinde temin ederek beklediği sarı otobüslere inşallah kavuşturacağız diyorum. Böylece daha
konforlu daha konforlu, daha hızlı, daha güzel bir ulaşım sistemine kavuşacağız. Tabii bu konuda en
başta söyledik.
130 BİN KİŞİNİN ÇIKARLARINI ÖNCELEYEN BİR ÇALIŞMA SARI OTOBÜSLER
Şehir içi toplu taşımı bizim sisteme entegre olabileceğimiz ve birlikte çalışabileceğimiz bir işletme
sistemiyle birlikte bunu hayata geçireceğiz. Onlar da Kastamonu'ya daha iyi hizmet edebilsinler diye
onlarla da sık sık yan yana geldik. Bundan sonra da yan yana geleceğiz. Karşı karşıya olan rekabet
eden bir tutum değil, daha çok dayanışma içerisinde olan ama Kastamonuluları önceleyen yani 130
bin kişinin çıkarlarını önceleyen bir çalışma prensibiyle bu sarı otobüsleri hayata geçireceğiz. Bizim
yaptığımız plana göre Kastamonu'da 15 tane otobüse ihtiyaç var. Ama dün NAS diye övünen
iktidarımız faizle ilgili yeni bir karar aldı. Faiz artışına gitti. Tabii bu krediye ulaşmak, finansmanlara
ulaşmak konusunda da bizi zorlayan bir koşul oluşturuyor. Ama buna rağmen biz sarı otobüsleri
hayata geçireceğiz. Dediğim gibi 15 optimum bir sayı ama bütçemiz oranında on olur, on iki olur.
Artık ona kısa zamanda karar verip hemen otobüslerimizin alımına da girişeceğiz arkadaşlar.
DİRENÇLİ KASTAMONU İÇİN ÇALIŞMA YAPACAĞIZ
Kastamonu’da özellikle tarihi mahallelerin bulunduğu mahallelerimiz başta olmak üzere hızla bir
kentsel dönüşüm yapılması gerekiyor. Kentsel dönüşüm ile ilgili bu konuda uzmanlaşmış, bu konuda
ranttan arındırarak gerçekten halka hizmet eden Kiptaş diye bir kuruluş var. İstanbul’da sayın Ekrem
İmamoğlu öncülüğünde insanları yeni evlere kavuşturan, gerçekten kentsel dönüşüm konusunda
deneyim biriktirmiş Kiptaş ile oturduk toplantılar yaptık. Ayrıca sit alanında yapmayı düşündüğümüz
kentsel dönüşüm için Ankara 1 No’lu Kültür Varlıkları Koruma Müdürlüğü ile Kastamonu’da bir
toplantı yaparak onların görüşlerini de aldık. Kentsel Dönüşüm adı altında bir birim oluşturmayı
düşünüyoruz. Hızla veri çalışmalarını yapıp ekonomik koşulları da göz önüne alıp Kastamonu’da
kentsel dönüşüm hamlesini başarmayı arzu ediyoruz. Tabi bu ekonomik koşullar bizi nereye sürükler
bugünden kestirmek kolay değil. İnsanların krediye ulaşması zorlaşıyor. İnsanların yeni eve
ulaşmasının zorlaştığı bir dönemdeyiz. Tabi bu projelerin hazırlanması için ivedilikle çalışmalarımıza
başlayacağız.
KENT LOKANTASI STRATEJİ PLANIMIZDA VAR
Kastamonu’da kent lokantası ile ilgili bir beklenti var. Bizim kent lokantası ile ilgili seçim döneminde
açıkladığımız bir şey yok ama stratejik planımıza koyduk. Baktık ki İstanbul’da uygulanmaya başlayan
kent lokantaları toplumsal bir talebe dönüşmüş. Yoksulluğun bu kadar arttığı ve yaygınlaştığı ülkede,
üç öğün yemeye ulaşmanın zorlaştığı dönemde bazen küçümsüyor olsalar da kent lokantaları ile halka
hizmet vermek, onların sıcak yemeğe ulaşması kıymetli. Seçim döneminde böyle bir sözümüz
olmamasına rağmen stratejik planımıza yazdık. Doğru bir yer bulursak da, doğru bir lokasyonda kent
lokantamızı hayata geçireceğiz.
BÜTÇENİN BİR KURUŞUNU ZAYİ ETMEK İSTEMİYORUZ
Pazar yerleri yeniden düzenlenmesi gereken yerler var arkadaşlar. Bir önceki dönemde Mehmet Akif
Ersoy Mahallesi'nde Tosyolu civarında bir kapalı pazar yeri inşa edilmiş ama hiç kimseye sorulmamış.
Pazarcı esnafına sorulmamış, mahalleliğe sorulmamış. Gitmişler yapılaşmanın bittiği bir yerde bir
kapalı pazar alanı inşa etmişler. Biz de pazarcı esnafımızla yan yana geldik. Dedik ki burayı bir
faaliyete geçirelim. Ama onlar da dediler ki ya burada nüfus yoğunluğu yok. Buraya biz gelmek
istemiyoruz. En başından da böyle söyledik ama buna rağmen yapıldı denildi. Biz de o yatırım
atılmasın diye ihaleyle bir tekstil fabrikasına kiraya verdik. Oradan bir gelinimiz var ama pazar
yerleriyle ilgili pazara ulaşmakla ilgili sıkıntılar var. Başta Mehmet Akif Ersoy Mahallesi ve Cuma Pazarı
olmak üzere belli başlı sorunlar var. Hal Müdürümüz burada. Pazarcı esnafıyla, üretici köylüyle,
tuhafiyeci esnafıyla ve mahalleliyle bir araya gelerek Mehmet Akif Ersoy Mahallesi'nde, Tosya
Yolu'nun paralelinde bir açık pazar yeriyle bir kapalı pazar yerinin projesini bitirdik. Birkaç ay
içerisinde bu projeyi harekete geçireceğiz. Bununla birlikte Cuma Pazarı'ndan sizin sorduğunuz
soruyla ilgili talepler geliyor. Arkadaşlar paydaşlarıyla, pazarcı esnafıyla ve o bölgedeki insanlarla
görüşüyorlar. Doğru bir lokasyon belirleyeceğiz. Bu tabii bunun içerisinde eski pazar yerinin olduğu
alan da var. Şöyle bir şey değil. Henüz karar verilmiş ve oraya kaldırılacak bir husus değil. Orasını da
değerlendirmek üzere Cuma Pazarı'nı insanların en kolay ulaşabileceği ve pazarcı esnafının da
rağbet göstereceği bir bölgeye kaldırmakla ilgili çalışmalarımız devam ediyor. Kesinleşen bir husus
yok. Dediğim gibi ortak aklı arıyoruz. Doğru bir şey yapmaya çalışıyoruz. Hızlı karar vermektense
doğru karar vermeye çalışıyoruz. Kılı kırk görüyoruz arkadaşlar. Bir iş yaparken enine boyuna her
şeyi düşünüyoruz. Çünkü burada emanet edilen Kastamonuların bir bütçesi var. Bunun bir kuruşunu
zayi etmek istemiyoruz. Şimdi gitmişsiniz Tosya yolunda hiç kimsenin gelmeyeceği bir yere bir kapalı
pazar alanı yapmışsınız. Bu israftır arkadaşlar. Bu yani Kastamonu’nun bütçesinin kaybıdır.
SOKAK HAYVANLARI BİZİM CANIMIZ
“Geçici Hayvan Bakımevimizi kapanmak gibi bir düşüncemiz yok. Tam aksine kapasitesini 2 bin sokak
hayvanına ulaşacak şekilde büyütmeye çalışıyoruz. Bunun önünde bazı yasal engeller var. Bu engelleri
aşarak 2028 yılına kadar kapasitemizi arttırmak istiyoruz. Eksiklikleri giderecek ve personel
kapasitemizi de arttıracağız. Sokak hayvanları bizim canımız. Onları fazlasıyla önemsiyoruz. Sosyal
medyada çıkan haberler gerçeği yansıtmıyor. Biz sokak hayvanlarıyla ilgili çıkan kanuna en sert
muhalefet etmiş partiyiz. Hiçbir hayvanın uyutulmasına vicdanı kaldıran insanlar değiliz. Birkaç kişinin
barınağımıza istediği şekilde gelip ziyaret etme hakkı olan insanların bile sosyal medyadan bilgi kirliliği
yapmasını da hoş bulmuyoruz. Bu konuyla ilgili gerekli yasal süreçler başlatılacak. Barınağımızın
kapasitesi arttırılacak. Veterinerlerimiz görevinin başında. Eğer birileri sokak hayvanlarının
katledilmesiyle ilgili meseleyi dert ediyorsa iktidar orada bu yasanın geri çekilmesiyle ilgili mücadele
edecekler.”