Gedikoğlu’dan, 3 Mayıs Milliyetçiler Günü Açıklaması


Milliyetçilik, bir milletin ruhunu ayakta tutan, geleceğe taşınmasını sağlayan en güçlü inanç sistemidir. 3 Mayıs 1944, bu inancın zulme karşı ayağa kalktığı, Türklüğün yeniden dirilişinin tarihi olarak gönüllerimize kazınmıştır.
Türk milliyetçileri o gün yalnızca bir haksızlığa değil; milletimizin hafızasını silmeye, kimliğini yok etmeye çalışan zihniyete karşı da dimdik durmuştur.
İşte o kıvılcım, bugün ülkü meşalesi olarak yanmakta; her bir vatan evladına yön ve umut vermektedir.
Milliyetçi Hareket Partisi olarak, dün olduğu gibi bugün de, büyük Türk milletinin birliği, dirliği ve bekası için azimle mücadele ediyoruz.
Ne mutlu bizlere ki, 3 Mayıs ruhu hâlâ yüreklerimizde yanmakta; vatan, millet ve bayrak sevgisiyle yürüdüğümüz bu kutlu yolda bizlere ilham vermektedir.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “Ben her şeyden önce bir Türk milliyetçisiyim” sözü, bizim için yalnızca bir kimlik beyanı değil, aynı zamanda bir ahlak, bir şuur ve bir mücadele çağrısıdır.
Türk milliyetçiliği; milletimizi çağdaş uygarlığın üzerine taşıma ülküsüdür.
Bilge Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli’nin ifadesiyle:
“3 Mayıs, sabırla, inançla, akılla ve azimle haksızlığa, zulme ve işbirlikçiliğe karşı gösterilen milli duruşun ifadesidir.”
Merhum Hüseyin Nihal Atsız’ın kalemiyle, Başbuğ Alparslan Türkeş’in kararlılığıyla ve binlerce ülkü neferinin iman dolu duruşuyla yükselen bu kutlu yürüyüş, 81 yıldır ilk günkü heyecanla devam etmektedir.
3 Mayıs, sadece bir anma günü değil; aynı zamanda bir idrak ve şuur günüdür.
Bu vesileyle, başta Başbuğumuz Alparslan Türkeş ve Merhum Nihal Atsız olmak üzere, tüm ülkü şehitlerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyor; 3 Mayıs Milliyetçiler Günü’nü en kalbi duygularımla kutluyorum.
Ne Mutlu Türk'üm Diyene!